” Akın var
güneşe akın !
Güneşi zaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın ! ”
Nâzım Hikmet
Sonu olmayan bir yolculuk ; HİNDİSTAN…
Her şey bir yana bir milyar insan ile beraber nefes almak bile bir iş düşler ülkesi HİNDİSTAN’ da…
Dünyanın en büyük 7. coğrafyası ve Çin’den sonra en kalabalık ülkesi.
Renkler ülkesi Hindistan için kullanılan en önemli slogan “ Incredible India ”.
Gerçekten de öyle her şey
” inanılmaz ”.
Çok kalabalık çok sıcak çok nemli çok kirli çok güzel çok tarihi çok hızlı ilerleyen ve altyapısı çok kötü bir ülke.
Ama ruhu olan bir ülke.
Başka yerlere hiç benzemiyor. Birbiri ile de bu kadar çarpışan “ çok ” bir araya gelince Hindistan meydana geliyor.
Buda bu gizemli ülkenin sırrı anladığım kadarı ile.
Hayallerimi gerçekleştirebildiğim aynı zamanda da gördüklerimden sonra tam bir şükür yolculuğu oldu diyebilirim.
Bu yolculuk da yaşadıklarım ile değiştim dönüştüm.
Bazen hayatımın en mutlu anlarını yaşadım , bazende en zorunu …
Yalnızlığın bam başka çeşidi olduğunu anladım.
Hindistan , müthiş dinamizmi ve inanılmaz renkliliği ile her gezgini kolaylıkla kendisine bağlar ve dış dünyayı unutturur.
Neredeyse her gün bir festivale denk gelmek mümkün.
Bu yolculuğunuza festivallerden bir tanesi yada bir tren yolculuğu katabilirseniz asıl o zaman bu mozaiğin tadını fazlasıyla çıkartabilirsiniz.
Burası dev bir alem inanın gezmek ile anlatmak ile fotoğraflamak ile bitmeyecek kadar hemde…
Taç Mahal hayalim için yollara döküldüğüm de 1$ yaklaşık 40 45 rupi idi ve 1 litrelik suyun 12 rupi olduğu bir yerde fiyatların nasıl olabileceğini düşünün artık.
Ama siz yinede bir şey satın alırken pazarlık yapın.
Türkiye ile Hindistan arasında 3.5 saatlik bir zaman farkı var.
İneklerin en çok saygı gördüğü ülkedesiniz. Burada ineklere tapılmaz.
Sadece kutsaldırlar. Dünyadan kişi başı en az et tüketilen ülke ; Hindistan…
Dünyanın en büyük süt üreticisidir. Tahmin edin bakalım neden ?
Bence aşkın dünyadaki ki en güzel en özel sembolü…
Gezginlerin güzel enerjileri ile beraber daha da özel oluyor…
Romantik görünüşü ile herkesin aklını başından alan doğulu batılı birçok ünlü yazar ve şaire ilham kaynağı olmuş olan Taç Mahal , mehtaplı gecelerde bile aydan daha parlak.
Hint şairi Tagore “ Sonsuzluğun yüzünde bir gözyaşı damlası ” olarak tanımlamış bu mimari bir şaheseri.
Taç Mahal ; 1983’ten beri UNESCO’nun Dünya Miras Listesi’nde yer alıyor.
Babür İmparatorluğu’nun altıncı hükümdarı olan Şah Cihan tarafından , o zaman ki imparatorluğun başkenti Agra kentin de Yamuna (Jumna) nehrinin kıyısına yaptırılmış…
Hindistan…
Renkler, kültürler ve baharatlar ülkesi.
Her 40 kilometrede bile insanlar, din , dil , kıyafet, mevsim değişim gösteriyor.
Hindistan’da telefon sayısı , tuvalet sayısından çoktur.
Temizlik konusu çok önemlidir.
O kalabalığın , kaosun , pisliğin , gürültünün , kargaşanın arasından sıyrılıp böyle bir manzara ile karşılaşınca nutkum tutuldu.
1 milyar nüfusu olan Hindistan’da biraz huzur dolu , böylesine sakinlik kokan ve görselliği ile büyüleyici bir eserle yüzleşmek her zaman mümkün olmuyor.
Dünya’da aşk için dikilmiş en büyük ve en güzel yapıt olarak kabul edilir.
Şah Cihan’ın büyük bir aşkla bağlı olduğu eşi Mümtaz Mahal’in ölümü üzerine , onun hatırasına yaptırılmış.
Yapının mimarları , Mimar Sinan’ın talebelerinden Mehmet İsa Efendi’dir. Yapıdaki yazıları yazan Hattat Serdar Efendi eserin yapımı için , Şah Cihan tarafından İstanbul’dan davet edilmiştir.
1630 da inşasına başlanan yapı , ortalama 22 yıl sonra 1652 de tamamlanmış.
Her yıl yaklaşık 3 milyon kişi tarafından ziyaret ettiği düşünülüyor.
Şah Cihan döneminin bir eseri olan Taç Mahal dünyanın yedi harikasından birisidir. Özgün insanı derinden etkileyen bir mimariye sahip.
Yapımında ince mavi damarlı beyaz mermer ve kırmızı kum taşı kullanılmış.
İngiliz bir şair Taç Mahal’i görünce ne kadar büyülendiğini anlatabilmek için “ bundan böyle dünyadaki insanları iki sınıfa ayırmalı ; Taç Mahal’i görenler ve görmeyenler ” demiş…
Görünce anladım ki ne kadar haklı binlerce kez şükür ben Taç Mahal’i görenler tarafındayım.
Bu da az şey mi?
Romantik görünüşüyle herkesi etkileyen , doğulu ve batılı bir çok düşünüre ilham kaynağı olan ; mehtaplı gecelerde bile aydan daha parlak görününen TAÇ MAHAL ; 1966 da Hindistan ve Pakistan savaşında , Pakistan savaş uçaklarına yol gösterici bir parıltı olmaması için Hindistan Hükümeti tarafından , kubbesi siyah bir çadırla örtülmek zorunda kalmış…
İçeri girişte iki farklı kuyruk var. Yerliler için ve turistler için.
Yanlış kuyrukta zaman kaybetmeyin.
Ya gün doğumunda ya gün batımında gelin harika ışığı yakalayın.
DÜNYANIN YENİ YEDİ HARİKASINDAN BİRİ…
Pearl S. Buck ; “ Çok az güzellik, kendisi hakkında söylenenlerden daha güzel olmayı başarmıştır.
Bunlardan biri de Tac Mahal’dir.” diye yazmış. Sanırım burayı gören şanslı kişilerde aynı duyguları paylaşıyor.
Bu ülke öyle bir yer ki ; 1652 dil konuşuluyor ve sadece 15′i resmi dil.
Kısacık hayatı zaferlerle dolu Büyük İskender’in yenilgiyi yaşadığı tek yerdir Hindistan.
Fotoğraf ve video çekmek kesinlikle yasak değil fakat ; Şah Cihan ve Mümtaz Mahal’in sandukalarının olduğu kısım da yasak unutmayın.
Hindistan bayrağının ortasındaki amblem Budist inancındaki yaşam tekerliğinin sembolü olarak görülür.
Dünyanın ilk pamuğu Hindistan’da dokunmuş ve fasulye ve nohut gibi bakliyatların üretiminde dünyanın en büyük üreticisi konumundadır.
Ülke de giyim toplumsal sınıflandırma olarak görülüyor.
Hindistan da 150.000 adet postane bulunur.
Bu sayı ile dünyanın en büyük posta ağına sahip olmuştur.
Bengal Kaplan’ı ise ülkenin ulusal hayvanıdır.
” Hiçbir şey saklamadan hayatımı apaçık önüne serdim bu yüzden çözemiyorsun beni ”
Rabindranath Tagore
Dünyanın en kalabalık 2. nüfusuna sahip ve dünyada fakirliğin sorgulandığı ülkedir.
Dünyadaki fakir insanların % 42’si Hindistan’da yaşıyor.
450 milyondan fazla Hintli ; günde 2 doların altında kazanıyor.
Yine de bilgisayar alanında , ABD’den sonra en gelişmiş 2. ülke.
Dünyadaki bir çok firma ; ucuz işçilikten dolayı Hintlileri tercih eder.
Gandi’nin inanılmaz zengin kültürü ile ; muson yağmurları , filleri , fakirleri , tanrı ve tanrıçaları ile oldukça büyüleyici.
Yollarda bu ülkenin insanlarının ne kadar zor bir hayat yaşamaya çalıştığına şahit oluyorum.
Utanıp kahroluyorsunuz.
İnsanlığınızdan utandığınız çok oluyor. O yüzden şükür yolculuğu dedim zaten.
Her taraf çöp dolu.
Doğuya yapılacak enfes bir seyahatin en farklı yaşanacağı, rengarenk yansımalara şahit olacağınız insanın belleğinden asla çıkmayacak bir yer.
En etkileyici görüntülerin bile sıradan olduğu inanılmaz bir hoşgörünün derinlerde gizlendiği büyüleyici bir alem burası…
Aşkın göz kamaştıran anıtı Taç Mahal , sariler içindeki kadınlar , masal diyarı , Mahatma Gandi insanın kendi gözüyle görmesi bambaşka…
Teşekkür mükemmel bir anlatım olmuş.
Hindistan için merak ettiğim bir şey var güvenlik Konusu
Muhteşem şiir gibi okudum yazınızı inş bende taç mahali görenler tarafında olacağım