HALKİDİKİ…

” Nerede bir istek varsa , orada bir yol vardır ”

Lobsang Rampa

 

 

 

 

“ Umut uyanık adamın rüyasıdır…”

Aristoteles

Halkidiki ; Aristoteles’in doğum yeri olarak kabul edilir.

 

 

 

Hayatı , kendimizi , doğayı , kültürleri daha derinlemesine anlamak , kavramak , özümsemek için ; dünyamızın dört bucağına yolculuklara çıkmak ne güzel değil mi ?

RUHUN GIDASI YOLLAR….

 

 

Son dönemde özel araç ile yada otobüs ile kara yolunu kullanarak Yunanistan ‘a gitmek çok popüler oldu.

Ama yaz ayları ” komşu ” gerçekten çok sıcak oluyor.

En azından benim ölçülerime göre.

Ben eylülcüyüm.

Eylül deyince içim kıpır kıpır oluyor.

Ege beni çağırıyor.

 

 

 

Halkidiki’nin ilk yerleşimcileri milattan öncelerde Heybeliada’dan ve Eğriboz adasındaki Eretria’dan gelmişler.

Tarih boyunca Makedonya , Roma , Bizans ve Osmanlı egemenlikleri altında kalmış.

1912 ‘de Balkan Savaşının arkasından Yunanistan topraklarına katılmış.

Nea Moudania ve Neos Marmaras adında iki yerleşim yeri var.

Nea Moudania adını Mudanya’dan almış. 1922 ‘de ki mübadele sırasında Mudanya’dan Yunanistan’a gönderimiş olanlar buraya kendi memleketlerinin adını vererek yaşatmışlar.

Neos Marmaras ‘un öyküsüde çok benzerlikler taşıyor. 1925 ‘de Marmara adasından Yunanistan’a gönderilen mübadiller Sithonia bacağına yerleşmiş ve Yeni Marmara manasına gelen Neos Marmaras adını kullanmışlar.

 

 

 

Ege Denizi’ne uzanan ve üç parmaklı bir el gibi görünen Halkidiki Yarımadası ; hem yakınlığı , hem uygun fiyatları , hem de doğası ile kalbimi çok kısa bir sürede kazandı.

Halkidiki ; Selanik’ in güneyinde yer alan bir coğrafyadır.

Yani bu coğrafyayı elde bu kitapla gezmek için en daha ne bekliyoruz ki.

 

 

Ter temiz denizi ve harika doğasına ilave nefis , leziz mamalar ile herkese hitap ediyor.

Selanik ‘e yakınlığı nedeniyle uçakla da gidebilirsiniz.

Yunanistan denilince akla ilk gelen adalar oluyor genelde ama en az adalar kadar temiz bölgeleri de var .

 

 

 

Halkidiki Yunancasıyla Chalkidiki demek. Selanikliler ‘in yazlık bölgesi. Selanik İzmir’e Halkidiki’de Çeşme’ye benzetiliyor.

Halkidiki ile haritada göz göze gelin ve ilk anda “ 3 el ” görün. Bunlar ; Athos , Sithonia ve Kassandra yarımadaları.

Yılın 300 günü ışıl ışıl güneşli ve ve pırıl pırıl denizinden ötürü 41 tane mavi bayraklı plajı bulunuyor.

Halkidiki yemyeşil doğası ile de oradaki huzuru mutlaka hissetmeniz yaşamanız gerek.

 

 

500 kilometre uzunluğunda ki birbirinden temiz plajları ile Halkidiki yaz tatili için , kısa kaçamaklar için ideal.

 

 

İpsala sınır kapısından geçerek bölgeye rahatça ulaşabilirsiniz.

Bu rota üzerinde olan Kavala ve Selanik turu da yapıp geze geze Halkidiki’ye ulaşabilirsiniz.

Hem daha çok yer görmüş olursunuz.

 

 

Yazın yoğun dönemde orada olmak istemedim.

Kalabalık sezonda gitmek istemezseniz eylül en ideal ay.

Huzur sakinlik sessizlik için en iyi tercih.

 

 

 

 

Sadece bin bir çeşit çeşit mavi değil , yeşilin de bin bir çeşidi burada.

Doğa tüm güzelliklerini cömertçe sunmuş bizlere.

İnsanlar da yıllarca korumuş.

Bir koy beyaz oluyor lacivert oluyor mavi oluyor turkuaz oluyor…

Kafanızı kaldırın ve dağlara çevrili sahillerde yeşili ve huzur görün yaşayın.

 

 

 

 

Neredeyse hiçbir plajdan giriş ücreti alınmıyor.

 

 

 

“ Ağır ağır acele et ”

Erasmus

 

 

UNESCO DÜNYA MİRASI listesi’nde olan kutsal Athos Ortodoksların mabedi adeta.

Athos’taki dini mekanların bulunduğu çevredeki rahipler yüzyıllardır inzivaya çekilerek sakin yaşam sürüyorlarmış.

Sırf deniz tatili olmasın yanın da kültür gezisi de isteyen yurt dışı tecrübesi yaşamak isteyenler için ideal.

 

 

Dalış severseniz ; Mikro , Megalo , Karidi , Sani…eşsiz koyları kaçırmayın.

 

 

 

Kekik balı almadan , zeytin yemeden , serin sularda yüzmeden , eylülü yaşamadan , çam ağaçları altında yürümeden dönmeyin…