” Her şeyden önce karşındakinin de insan olduğunu ve onun da kırılıp , üzülebileceğini bilmelisin ”
Osho
ŞİLİ ; uzaklarım içinde bende iz bırakan doğası ile unutulmaz anlar yaşatan bir ülke olarak kaldı.
En başta coğrafyası çok güzel.
Doğası okyanusu Valparaiso şehri ile çok ayrı bir yere koyuyorum…
Şili 1973’ten 1990’a kadar Pinochet’nin diktatörlük rejimi altında sıkıntılı zamanlar geçirdi.
Santiago Şili‘nin başkentidir.
İklim şartları açısından nüfusun üçte biri başkentte yaşamakta.
Tüm dünyadaki bakır üretiminin 1/3’ü Şili’den sağlanıyor.
Dünyanın en büyük bakır rezervlerine sahip ülke ve ihracatçısıdır.
Hediyelik aldığınız magnetler bile bakırdan.
Ancak bakırı işleme imkanı olmadığından bundan büyük bir gelir elde edemiyor.
Şili’nin ulasal bayrağı Teksas bayrağına çok benzer.
Şili kuzeyden güney 38 enlem derecesi ve 4.620 km’lik uzunluğuyla dünyanın en uzun ülkesidir.
Bu ilginç coğrafi durum sevdiğiniz ile başka kentlerde olsanız da aynı gün batımını izleyebileceğinizi gösteriyor.
Farklı bir bilgi ; 2005 yılında dünyada en az boşanma oranı Şili ‘de olmuştur.
Şili Santiago, Santiago Şili demektir.
Andlar’ın görkemli eteklerinde , Santiago uzanmaktadır.
Ülkenin kültürel ve sanatsal faaliyetlerinin de kalbi konumundadır.
Ülkede karı ve kocaların soyadları farklıdır.
Aynı soyada sahip kişiler kardeş olarak kabul edilmektedir.
İlk olarak ATATÜRK ile başlayın gezinize derim.
Kentin en güzel binası Güzel Sanatlar Müzesi dışarıdan bile olsa görün.
Şarap sevenler içinde turları mevcut tavsiye ederim.
İspanyollar tarafından 1541 yılında “ Nueva Extremadura ” ismiyle kurulmuş.
Şehrin en önemli özelliği ; büyük depremlerdir. Tarihi yapıların çoğu yok olmuştur.
Burada deprem bir yaşam biçimi. İlk deprem 1570 de olmuş.
Gün içerisinde bir veya birden fazla irili ufaklı deprem meydana geliyor.
1960’da meydana gelen 9.5 şiddetinde ki depremde 1.500 kişi ölmüş 2.000 kişi evsiz kalmış.
Bu deprem 1900’dan bugüne kadar kaydedilmiş dünyanın en büyük depremi olmuş.
Ülkede 100 den fazla şarap üretimi ile dünyada en çok şarap üreten beşinci ülke olmuş.
UFO araştırma kuruluşu olan birkaç ülkeden biridir ŞİLİ.
1984 ‘de somon balığı ihraç etmeye başlayan Şili , Norveç’ten sonra dünyanın ikinci büyük üreticisidir ve 2000’den fazla volkan vardır ŞİLİ ‘de.
Dünyanın en büyük volkanı olan Neveda Ojos Salado bu ülkededir.
2006 yılında seçilen devlet başkanı Michelle Bachelet dünyada seçilen 11 kadın devlet başkanından biridir.
Aşk tabiatımdır benim…
PABLO NERUDA
Motorsiklet Günlüğü filmini izlediniz mi ?
Ernesto’nun , Neruda’dan bir şiir okuyarak girdiği KENT.
İşte Valparaiso…
Tam limana girerken belki Sting ‘in Valparaiso şarkısını dinlersiniz…
Sting yıllar önce sevgilisi kendisini terk ettiginde bu kentte sabahlamış ve bu şarkıyı yazmış.
VALPARAİSO için ; Pablo Neruda “ Bu şehrin bütün merdivenlerini dolaşırsanız dünyayı gezmiş olursunuz.” demiş.
Görünce hak vereceksiniz.
İnanın ben bu kadar yolu bir seyahat dergisinde gördüğüm fotoğrafın peşine düşerek geldim.
Veee asla pişman olmadım.
Sokak sanatlarına karşı özel bir ilginiz ve merakınız varsa Şili’ye iner inmez bu kente koşun derim.
2007 de Şili’nin Valparaiso şehrinde yılbaşında Guinness Rekorlar Kitabı için 16.000 havai fişek gösterisi düzenlemiş.
Güney Pasifik’in en önemli liman kentlerindendir.
Bu nedenle 19.yüzyılda Atlantik ve Pasifik Okyanusları arasında yolculuk yapan gemilerin uğrak yeri olmuş.
İspanyolca cennet vadi anlamına gelen , Şili’nin Büyük Okyanus’tan dünyaya açılan en önemli limanı konumundadır.
Küçücük ufacık ve rengarenk.
Şili ‘nin kültürel başkentidir.
Kendine has dokusu ve mimarisi ile rengarenk evleri , ara sokakları , tepeleri , asansörü ile Pablo Neruda ve Jules Verne’in eserlerine konu olmuş Valparaiso mutlaka görülmeli…
Neruda gibi dünyayı yalamış yutmuş , her kesimden insanla dost olmuş birinin bu kenti niye sevdiğini anlamanız zor olmuyor.
Burası amaçsız gezilmeli. Valparaiso’nun yapısı değişik.
Örneğin iki blok sonraki bir yapıya doğrudan inilmiyor.
Önce ya aşağı veya yukarı çıkıp sonra varacağınız yere iniyor veya çıkıyorsunuz.
Yapı orada ama ulaşmak için azıcık dolaşıyorsunuz.
Uzun süre vakit geçirmek isterseniz lütfen gece geç saatlerde sokaklarda fazla zaman geçirmeyin derim.
2003 yılında tarihi merkezi Unesco tarafından Dünya Kültür Mirası olarak ilan edilmiştir.
” Valparaiso , arada sırada yaralı bir balina gibi sarsılır. Havaya doğru yükselir, ölümle pençeleşir , ölür ve sonra yeniden hayata kavuşur. Bu kentte herkes depremleri anımsar. Bu ânı , Valparaiso’nun yüreğini dolduran korkunun ölmeyen bir çiçeğidir. Bu kentte herkes bir kahramandır ”
Pablo Neruda
Pablo Neruda her şeyin koleksiyonunu yaparmış.
Küçükken meyve koleksiyonu yapmış. Veya evler almış.
Biri yasal karısı , diğeri metresleri için. Burayı çok sevmiş.
Evini mutlaka görün.
Neruda‘nın evinden şehre inen yokuş sokaklar şehrin “ açık hava müzesi ” diye adlandırılan bölgesi.
Lambalar , banklar ve duvarlar her yer renkli çalışmalarla süslenmiş.
Dünyanın en güzel kentlerinde biri olarak kabul edilen Valparaiso ; müzik , edebiyat gibi gibi sanat eserlerine konu olmuştur.
Tam hayal ettiğim gibi…
Müthiş anlatılmaz.
Bu kentin kendine has bir ritmi ve ahengi var ona kendinizi bırakın yada kaptırın gitsin.
Şair yada filozof mu olmak istiyorsunuz eee ne duruyorsunuz yolunuzu buraya düşürün…
Kent kırk beş mahalleden meydana gelmiş ve tepelere kurulmuş.
Bu mahallelere tarihi asansör ile ulaşılıyor.
Ben otelden tur alıp bu şehre geldim.
Tur otobüsüm sokaklara giremedi darlıktan.
Cesare Pavese bir kitabında yolculuğu şöyle tanımlıyor:
” Yolculuk bir yabanıllıktır. Sizi yabancılara güvenmeye, evinizde duyumsadığınız o alışılmış huzurdan uzaklaşmaya zorlar. Sürekli olarak başınız döner. Temel şeyler dışında- yani hava, uyku, düşler, deniz ve gök dışında- hiçbir şey size ait değildir. Her şey sonsuza ya da bizim ” sonsuz ” diye düşlediğimiz şeye yönelir. ”
İlginç sözler, değil mi?
İşte sokaklar, evler, renkler, duvar resimleri….
Nasıl anlatsam bilemedim. Kendimi nasıl kaptırdıysam ne yemek yedim ne kahve içtim nede magnet aldım.
İşte öğle bir yer burası…kapılıp gidiyorsunuz havasına büyüsüne…
Doyamadım…
Olur olmaz şeylerin üzerinde durmayacakmışım.
Böyle emrediyor ilerleyen yaşım.
Süreyya Berfe
Sokaklar, evler, renkler, duvar resimleri….
Nasıl anlatmalıyım dediğim anlatmasını bilemediğim duygularımı aktarmayı beceremediğim yerlerden biri daha…
????
sçs mhtp kib aeo
Süper, teşekkürler.
Harika yazmışsiniz teşekkürler
Çok güzel ilk fırsatta görümek isterim, peki deprem korkutmadımı sizi? Birde o sokaklarda yanlız dolaşmak güvenlimi? Paylaşım için teşekkürler ☺️ 😍
Merhaba yok deprem riski kendi ülkemizde de var. Güvenli Bir ülke özellikle doğası bir harika. Teşekkürler sevgiler…