ALÇAK GÖNÜLLÜ OSLO

“ Gittiğimiz yer kadar büyür dünya. Attığımız her adımda genişler, yayılır, uzar gider. Her adımda ben daha büyük bir âlemin içinde bulurum kendimi , yalnızlığım azalır.”

Özcan Yurdalan , Bir Seyyahın Kaybolma Kılavuzu

 

 

 

Ezginin Günlüğü grubunun bir şarkısı var bilirsiniz ‘’ sevmesem ölürdüm ‘’ diye. Bende kuzeye gitmeseydim, gözlerimle görmeseydim sanırım ölürdüm.

Hayat gezdikçe gördükçe tanıdıkça daha mı güzel oluyor ne ?

Bu kadar el değmemiş bir doğayı görmek insanda hem ruhsal hem düşünsel olarak farklı bir etki yaratıyor. Kesinlikle şaşmamak gerek.

Bambaşka diyarlar burası.

NORVEÇ insanın ruhunda iz bırakan yerlerden.

 

 

 

 

İskandinavya ‘nın en güzel doğası Norveç de olduğunu öğrenince bir haftamı sadece bu ülkede geçirmek istedim.

İskandinavya başka bir alem ama Norveç bambaşka bir alem.

Norveç kuzey ışıkları kadar parlak bir ülke. Sanki Tanrı üşenmemiş tüm zamanını bu ülkeye ayırmış dantel gibi işlemiş detay üstüne detay çalışmış. Ortaya NORVEÇ çıkmış.

Şiir desem değil resim desem değil.

Kişi başı gelirde en önlerde suç neredeyse yok nüfus beş milyon.

 

 

 

 

Amerika ‘nın en çok satanlarında birinciliği kimselere kaptırmayan ; Patricia Schultz ‘un yazdığı ve ” ölmeden önce görmeniz gereken 1,000 yer ” kitabının ilk cümlesi unutulacak gibi değil.

” Yaşam aldığımız nefes sayısıyla değil , nefesimizi kesen yer ve anların sayısıyla ölçülür ”.

O yüzden hep yollarda olalım diyorum fena mı diyorum. Yollar bu anlar ile dolu inanın bana.

 

 

 

 

 

70 ‘ lerin başına kadar Avrupa ‘nın yoksullarından olan Norveç ; bulunan petrol ve akıllı politikalar ile dünyanın en zengin , yaşam kalitesinin en yüksek olduğu ülke haline gelmiş.

Kalıcı zenginlik ise Tanrı’nın bu topraklara bahşettiği el değmemiş doğadan geliyor.

 

 

 

 

Her ne kadar shengen vizesi ile gidilse de Norveç AB üyesi değil. Eğitim tamamen ücretsiz.

Dünyanın en fazla göle sahip ülkesi. Polis teşkilatı yılda yalnızca bir kere kurşun sıkıyor.

Norveç ; doğal güzellikleri , eğitim sistemi , insan hakları konularında her zaman en önde olmuş.

 

 

Orhan Pamuk bir etkinlik için kente gelecekmiş.

 

 

Bu coğrafyada metal müzik çok dinleniyor.

 

 

 

VİKİNGLERİN ; ilk ortaya çıktıkları yerlerin Norveç ve Danimarka olduğu biliniyor. Vikingler’in tarih boyunca yaşadığı en büyük şanssızlık ; haklarında yazılı verilerin bulunmaması ve onlardan korkan Avrupalılar tarafından “ Kuzeyden gelen medeniyetsiz, barbar, vahşi insanlar ” olarak adlandırılmaları.

Daha sonra çalışmalar göstermiş ki Vikinglerin savaşçı ve göçebe topluluklara has bir kültürleri , gelenekleri ve efsaneleri mevcuttur.

 

 

Norveç hep aklımda olsa da pahalı ve soğuk olduğu için gerilere atmak zorunda olduğum bir ülke oldu hep.

Nihayet ağustos ayının sonunda her şey denk düştü ve Oslo uçağında buldum kendimi.

Oslo tam bir İskandinavya şehri.

Medeniyet , saygı , düzen , nezih ortam , huzur her şey fazla fazla var.

Tabi pahalılık anlatılamaz son nokta desem.

İnsanları mütevazi , yardımsever ve güler yüzlü.

Kent oldukça sakin.

Büyük kent karmaşası yok dingin ve huzurlu.

 

 

Norveç’in başkenti ve en büyük şehri olan Oslo , Kopenhag , Stockholm ve Helsinki’den sonra İskandinavya’nın dördüncü büyük şehri olma özelliğine de sahip.

Norveç’in nüfusu 5 milyon kadar.

Oslo da yaklaşık olarak 900 bin civarlarında.

 

 

Oslo yaklaşık 50 müzeyi ve çok sayıda sanat galerisini bünyesinde barındırmaktadır.

Nobel Barış Ödülü her yıl burada veriliyor.

Saygı ve nezaket en üst sıralarda.

 

 

Kent 453 kilometre kare alanda kuruludur. Dünyanın en büyük başkenti.

Her ne kadar geniş bir alana yayılmış olsa da, topraklarının yarısından fazlası ormanlarla kaplıdır.

Zaten Oslo için “ otobüse bin, 15 dakika sonra ormandasın ” ifadesi kullanılmaktadır.

 

 

100 yıl öncesine ait Hristiyan gömüleri, Oslo Limanı’nda ki Akershus Kalesi , Vegeland Parkı , Viking gemilerini görebileceğiniz müzeleri, tiyatro opera binaları ve yeşilin binalardan daha çok olduğu , doğaya , kültür ve sanata saygı duyan bir kent.

Tarih, kültür, sanat ve doğa.

Bu dörtlüye doyacaksınız.

 

 

Kayak sporunun doğum yeri Norveç. Kayak anlamına gelen ” ski ” kelimesi Norveççe de ” odun parçası ” anlamına gelir.

 

 

 

Sizde benim gibi bir kayak tutkunuysanız  bu sporun ilk çıktığı yere bir uğrayın. İlk atlama pistini yakından görün.

İçinde alışveriş yapabileceğiniz ufak bir dükkan var hatıra bir şey belki almak istersiniz ama inanın çok pahalı.

Bir şeyler atıştırmak isterseniz ufak bir kafe de mevcut.

 

 

OSLO adını 1925 ‘de almış. Yeşil alanların kapladığı alan gizemi ve çekiciliği ile dikkat çeken bir liman kenti. Norveç ‘in tam anlamıyla kültürel ve finansal açıdan merkezinde.

Genelde ben yola çıkmadan faklı kesimlerden yorum alırım. İlk kez bir yer için tek kelime ile anlatıma şahit oldum ; PAHALI !!!

 

 

“ O yol haritada değildir ; gerçek keşifler haritada olmaz ”

Herman Melville

 

 

İlk kez gelenler için en başta görülecek yerler bence ; parklar, müzeler, meydanlar , opera binası ve Grunerlokka Bölgesi olabilir.

 

 

Soğuğa dayanıklılık düzeyinize göre yolculuk tarihinizi ayarlayabilirsiniz.

Kuzey hem soğuk hem yağışlı.

Türkiye’de bu kavurucu sıcaklardan uzaklaşabildiğim için şanslı ve mutluyum.

Birkaç gün içinde tüm kentin altını üstüne getirirsiniz.

 

 

KANAYAN YARA PARA DURUMLARI…

İlk olarak ; Oslo’nun 2013 yılında “dünyanın en pahalı şehri” seçildiğini unutmayın.Yanınızda kurtarıcı olarak kuru yemiş ve çikolata alabilirsiniz. Bu arada tüm ülkede su bedava ve çok leziz. Her yerde kart geçiyor euro aldım yanıma ama para bozdurmadım. Norveç’in para birimi NOK yani Norveç Kronu. Kent bir turist için oldukça pahalı.

Oslo ‘nun içinde bolca tramvay ve otobüs olmasına karşın ben kullanmadım yürüdüm.

Bilet fiyatları ; tekli bilet 30, 24 saatlik bilet 90 NOK. Ayrıca turistik alternatif olan Oslo Pass’ın 24 saatliği 320 ;  48 saatliği ise 470 NOK.

Ulaşım pahalı mı? Durun, daha ne gördünüz ki !!!

Niye yürüdüm anladınız sanırım :))

2017 yılında 100 tl 228 NOK ediyor .Varın siz hesap edin edebilirseniz. 100 NOK 10 euro gibi. Daha ne diyim durumlar bunlar.

7 eleven marketlerde bir kahve 35 NOK (17,50 tl) yok ortalama bir yerde oturup kahvemi içerim derseniz 70 NOK (35 tl ) ödersiniz.

 

 

Liman bölgesinde food truck şeklinde atıştırmalıklar var.

Fish and chips yada sosisli sandviç bir içecek alabilirsiniz.

145 NOK (72,50 tl ) ödedim yukarıdaki menü için.

1 bira 100 NOK ortalama (50 tl )

Markette sakız 20 NOK (10 tl)

 

 

Kaldığınız otelde var ise kahvaltınızı sağlam yapın  ve bol bol somon füme yiyin.

Somona fazlası ile doyacaksınız.

Ama ben çok sevdiğim için şikayetim olmadı.

 

 

Benim param var derseniz size Grand Cafe ‘yi öneririm hem leziz hem de hareketli bir noktada keyifli zaman geçirirsiniz.

 

 

Kentte her yer park. Sıcak su ücretsiz. Yanınızda kahve çay götürüp parklarda keyif yapabilirsiniz.

 

 

Oslo ‘da her köşe başında kahve dükkanları göreceksiniz. Bazıları zincir marka bazıları 3.dalga bazıları da take a way şeklinde.

Benim favorim Tim Wendelboe. Bir kenara not alın lütfen çok leziz. Eğer isterseniz bir kaç paket satın da alabilirsiniz.

 

 

Neredeyse tüm mağazalarda troll göreceksiniz.

Kıllı tüylü uzun burunlu garip bir yaratık .Magnetinden anahtarlığına her şeklini yapmışlar.

Komiğini ciddisini. İskandinav folkloründe büyü bile yapabilen kötü ruhlu yaratıklarmış.

Dağlarda ve mağaralarda yaşarlarmış. Bende geleneğe uydum ufacık bir tane aldım.

 

 

 

Uzaklarda bir yelkenli hayalim ilk kez bu kentte sanırım ete kemiğe büründü. Oslo da olduğum süre boyunca ne bu martı ne de bu yelkenli peşimi bırakmadı.

Ne demiş şair ; ” kuş ölür, sen uçuşu hatırla ” füruğ ferruhzad

 

 

 

 

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir