HEYKELDEN BİR KENT ; ÜSKÜP

“…Özümüzde hepimiz doğada var olan bilimi anlayıp ilişki kurabilecek algı ve yetilere sahibiz. Bir küçük kuş, bir çiçek ya da bir bebeğe baktığımızda ihtiyacımız olan tüm sevgi, umut ve zenginliğin farkına varabiliriz ”

VİCTOR ANANİAS

 

 

 

 

 

 

Türk kültürünün derin izlerini gözlerimizle görebileceğimiz çok güzel  bir ülke Makedonya. Osmanlı’nın 600 yıla yakın hakimiyet sürdüğü bir ülkedir. 1991 yılında bağımsızlığına kavuşmuş. Başkenti Üsküp’tür.

Balkanlar da en sevdiğim ülkelerden oldu. Kent yaşamından çok doğal güzellikleri ile öne çıkıyor.

Makedonya için Türkiye’nin anlamı farklı. En büyük yabancı yatırımcı Türkiye. Üsküp Büyük İskender Havalimanı’nı TAV işletiyor. Halkbank , Acıbadem Grubu , Migros , Sütaş gibi önemli markalar Makedonya’da yatırımlar yapmış.

Bulgaristan , Sırbistan ve Makedonya gibi ülkelerde kullanılan Kiril alfabesini ortaya çıkaran kişinin Ohrid’ li Clement olduğu biliniyor.

 

 

İstanbul’dan Üsküp ‘e THY ile direk uçuş var . 1 saat 15 dakika sürüyor. Üsküp ; gecesi ve gündüzünden daha güzel olan bir kent. Gündüz heykeller şehri , gecesi de ışıl ışıl.

Üsküp’ün başına iki şanssız olay gelmiş. 1962 de sel ve peşinden 1963 de deprem. Kent maalesef çok ciddi zarar görmüş. Şehir de modernleşme projeleri ile beraber heykeller yapılmaya başlanmış.

Balkan ülkelerinden olan Makedonya’nın başkenti Üsküp ; Vardar Nehri kıyısına kurulu bir kent.

Komşuları Selanik , Arnavutluk , Kosova , Sırbistan ve Bulgaristan.

 

 

Hem ucuz hem yakın sadece hafta sonu için bile gidilir. Vize sorunu yok. 600 yıl Osmanlı himayesinde kalmış ve Türk Çarşısı bile var. Yahya Kemal ‘in doğduğu kent ÜSKÜP…

Makedonya insanı çok güler yüzlü ve yardım sever.

 

 

Vardar Nehri’nin böldüğü kent ;

Üsküp ; Vardar Nehri ile ikiye ayrılıyor. Nehrin kenarı ise Üsküp’ lüler için vazgeçilmez. Yürüyüş yapanlar , bisiklet ile gezenler ,  gün batımı fotoğraflayanlar… her kesimden insan var.

Suyun üzerinde ki 13 kemerli Taş Köprü ise kentin adeta simgesi. Osmanlı ve Avrupa mimarisinin karışımını izlemek ve yürümek pek güzel.

 

 

Köprünün bir ayağı sizi Türk Çarşısı’na bağlıyor . Kendinizi bir Anadolu kasabasında hissedebilirsiniz. Camiler , hanlar ve hamamlar …

Osmanlı yadigarlarını peşi sıra görebilirsiniz. Üsküp son yıllarda hızla gelişen bir kent.

 

 

Rahibe Teresa ‘nın evi ziyarete açık.

 

 

Rahibe Teresa Üsküp ‘ te yaşamış. 1980 yılında Üsküp şehrine bir ziyaret yapmış. Arnavut mu Makedon mu Sırp mı olup olmadığı sorusu üzerine ” ben kendimi Üsküp’ ün bir vatandaşı hissediyorum , doğduğum şehir burası. Ancak ben dünyaya aitim. ” şeklinde yanıt vermiş.

 

 

 

Yollar çok güzel manzaralar daha güzel…

 

 

Üsküp ; doğası ve güzelliği , kafeleri , meydanları , tarihi çarşısıyla beğendiğim bir yer oldu .

Makedonya ‘nın  kültürel ve ekonomik merkezi Üsküp ;  son yıllarda hızlı bir değişim ve gelişim içinde. Kent turistik açıdan sürekli geliştiriliyor. Yeni baştan yaratılıyor da denebilir.

 

 

 

Üsküp bir turizm merkezi değil ama ülkenin en büyük kenti ve ekonominin bel kemiği konumunda. Yani ticari olarak merkez olduğu için ülkedeki en güzel oteller , restoranlar ve kafeler burada.

 

 

Konaklama için bir kaç ufak önerim olabilir ; şehir merkezine 1,4 km mesafe de ki City Hostel ‘de 14 usd civarı rakamlar.

Merkeze 450 metre mesafe de ki Hostel 42 ise 17 usd ortalama rakam.

 

 

 

Bizden çok iz var dedim ama benim için Alaca Cami görülecek en özel noktalardan oldu. Yolu düşenlerin görmesini çok arzu ederim. Pena Nehri yakınlarında 1438-1439 yıllarında İshak Bey tarafından inşa edilmiş. Menşure ve Hurşide isimli iki kız kardeş destek sağlamış camiye. İki zarif hanımın elinin değdiği her yönden hemen belli oluyor. Boyamalar eşsiz.

 

 

 

 

Bence Üsküp’e bir gün yeter. Matka Kanyonu ve Ohrid Gölü hariç. Kanyon ‘u görmeden sakın ayrılmayın.En azından yarım gün bile olsa. Yeşilin her tonu , renk renk kayıklar , kuş cıvıltıları arasında fotoğraf çekmeye de zaman ayırın. Şehrin 15 km güneybatısında yer alıyor. Spor severler de düşünülmüş.

En azından bir kahve için suyun sesini dinleyin ve doğanın cömertliğini gözlerinizle görün.

 

 

 

 

 

“Çünkü karadutun lekesini sadece kendi yaprağı çıkarırmış… babaannem , insan da aynı bu ağaç gibidir demişti o gün bize. Yarasına ilacı başka yerde arayan her zaman yanılır. Her yaranın merhemi kendi dalındadır.”

Kırlangıç Dönümü

 

 

Üsküp’e Araçla Mesafeler ; 

  • İstanbul’dan 819 km
  • Selanik’ten 240 km
  • Sofya’dan 244 km
  • Priştine’den 94 km
  • Belgrad’tan 438 km

Üsküp’ün diğer Makedonya Şehirlerine Mesafesi ; 

  • Ohrid’e 178 km
  • Manastır’a 170 km

Bu bilgiler kenarda dursun belki bir gün gerekir.

 

 

Gezide ki bir günümü ATATÜRK ‘ e ayırdım ve Manastır ‘a gittim. ATAM ‘ın kenti. Atatürk ‘ün ve Manastırlı güzel Eleni ‘nin aşkı burada oldukça ilgi odağı.

 

 

İçer de özenle hazırlanmış bir video var çok duygulandım.

 

 

Okula yakın bir yerde kafe de soluklandım.

 

 

Osmanlı dedim bizden biri dedim ya mutfak da harika. Güveçte kuru fasulye müthiş bir lezzet.

 

 

Yazımı bitirirken ufak bir tavsiye de bulunmak istiyorum ; Müzeyyen Senar ‘dan Vardar Ovasını mutlaka dinleyin…

 

 

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir